sitemizin dr. caneri ile ana muhalefeti lozan kardeşlerim

Vaayyy, Doğum günü ha? Enn sevdiğim.
Bayılırım valla doğum günlerine.

Çocukken başka güzeldi.
Anneler döktürürdü valla.
Börekler, çörekler, salatalar, köfteler, kolalar..
Hele de en sonunda gelsin bakalım pastalar, baklavalar..
Evde yapılanı başka güzeldir, çarşı işi olanlar bir başka..
Heey gidi günler, hey..

Gençliktekiler daha bir güzel olurdu.
Evde olsun dışarıda olsun yine aynı İzzet Günay, ah pardon, İzzet ikram.

Ama bu kez her şeye ilaveten gelsin bakalım arpa suları, müzikler, danslar..

Dans dedin mi dur orada.
Çünkülüm sen durmasan dünya duruyor zaten.
E, neden?
Dansı Bahri’yle, Atilla’yla, Levent’le değil Filiz’le, Beril’le Funda’yla yapıyorsun da ondan.

Funda deyince bi daha dur.
Bu sefer neden durduk peki?
Daha adını anınca ağzın kurudu, dilin damağında dönmez oldu da ondan.

Sarılması, sıcaklığı, yumuşaklığı; saçından, boynundan, bedeninden yayılıp dünyanı alt-üst eden kokusu. Yeşile doğru kaçacakken son anda durmuş akıl ötesi güzellikteki ela gözleri, bakışları..

Dans ederken iki elini beline koymandan hoşlanır.
Kendi de boynuna dolar kollarını.
O yüzden fazla uzak duramaz daha bir yakınlaşırsınız, mecburen.

Habire yüzünü yanaştırır, yüzünü dudaklarını ve yandaki çiftler duymasın diye(güya) olur olmaz şeyler fısıldar kulağına kısık sesi, sıcacık nefesiyle.

Aklın başından uçmuş gitmiş bir halde saçma sapan karşılıklar verdiğinde de sen, başını geri atarak şangır şangır bir kahkaha atarak güler ve o sırada karnını sana doğru -daha bir- yaslamak zorunda kalır, mecburen.
Kahkahası dinip düzeldiğinde de gözlerinin taa dibine bakıp “delisin sen..” der.

Gece boyunca hep slow hep slow gitmez elbet.
Arada bir hızlandığında müzik, ritmik jimnastiğin vücuduna kazandırdığı esneklikle kıvraklıkla elleri kolları uzar, döner, bükülür; adeta belirsiz bir yerden gelen görünmez bir spotun ışığıyla yıkanır gibi pırıl pırıl parlar bedeni bulunduğunuz mekanda..

Funda deyince durun orada demiştim ama size.
Durmadınız,
Suç sizde..

Forumumuzun iki harbi delikanlısına, iki yiğit kardeşime Lozan ve Dr Can’a sağlık, mutluluk, neşe dolu, bolluk bereket dolu, sevdikleriyle birlikte geçirecekleri çoook uzun bir ömür dilerim.

İşte geldik gidiyoruz dostlar, kardeşler, yoldaşlar.
İyilikten güzellikten gayrı her şey yalan şu canını sevdiğim dünyasında.

İyi olun be çocuklar.
İyi olun evlatlarım, kardeşlerim, canlarım.
İyi olun ulan, lütfen..
🥲🤍👍👏🌄🍻🦅