Vallahi basın toplantısının detaylarını okumaya başlamadan – Kemal Sunal’ın o meşhur filmindeki gibi – bir tek “Damarımı kesseniz Siyah-Beyaz akar” demediği kalmış diyecektim ki , hakikaten bu lafı da etmiş!? Daha birinci gün Maaşallah benden daha Beşiktaşlı olmuş! Valerian İsmael Euro sendromuna filan tutulmuş olmasın?
Kusura bakmayın ama maalesef ben o kadar ümitli değilim. Zaman kimin haklı olduğunu gösterecek ancak olan Beşiktaş’a olacak. (NOT: Seni hiç gözüm tutmadı Kazancı sütoğlan!)
black white kardesim umut güner gitti kazanci geldi benimde icim pek isinmadi ama hayirlisi demeden baska bisey kalmiyo maalesef bize
Olur bunlar hocam, fazlaca takılmamak lazım..
Futbolcu sözleşmeye imza atar, sonra tutar armayı öper,
Kadın erkek fark etmez, bir siyasetçi bir kente gelir, boynuna hemen o kentin futbol takımının atkısı dolanır,
Bana sorsan ben boynuma bir başka takımın atkısını matkısını dolamam, yalan gelir, yapmam böyle şeyler, o başka..
Lakin,
İçine girmiş olduğun bir toplulukla bağ kurma yöntemleridir bunlar..
Hoş karşılamak lazım..
Barış Manço, örneğin, Japonya’ya gitti.. Japonca konuştu.. Üç beş cümle etti.. Sonra adam öldü gitti.. Aradan yıllar geçti, o güzellik konuşuluyor hala..
Gibi, gibi, gibi..
(Laf aramızda Japon Devlet Başkanı dağılıp gitmişti o konserde.. Kendini bozmuştu adam.. Arada sırada hala izlerim büyük bir keyifle..)
Başka bir örnek, Quaresma, bize geldiği vakit, “Bu takım için ter akıtmanın ötesinde, kanımı akıtırım ben!..” demişti..
Ve başkasını bilmem, sevene sevmeyene tek laf etmem ama benim ruhumu yakalamıştı bu sözüyle..
Ismael hoca da, yürekten inanıyorum, Beşiktaş’a geldiğine çok sevinmiştir, gerçekten..
Bu ülkede ve en azından Avrupa’da çok başka bir havası, bambaşka bir karizması vardır bu kulübün..
Bu arada, dediklerine karşı çıkmıyorum elbette, söylediklerine hak veriyorum..
Ama ben, bu meseleye bu şekilde bakıyorum..
Sevgilerimle..
?????
Eyvallah Sverisson. Kaygımız sevdamızdan. Yoksa hepimiz Kara Kartal için en iyisini istiyoruz.