Uzun uzadıya yazmanın alemi yok. Geçen yıl yaşattığı masalsı tablo ortada. ”Kendi adıma”, Beşiktaş’ın en değerli şampiyonluğunun baş mimarıdır. 15 Mayıs tarihinde beni sevinçten hüngür hüngür ağlatan adama sadece teşekkür ederim.
İnatçılığıyla, kıvrak zekasıyla, kıvamında egosuyla , dosdoğru bir adam oluşuyla, kralını tanımamasıyla ve de Beşiktaşlılığıyla benim efsanem olmaya devam edecek..
Geçen yıl ne kadar doğru şey yapmışsa, bu yıl da o kadar hata yapmıştır. Gidişine veya gönderilişine ses çıkaramam. Kendi ağzından ”çözemiyoruz” dediği gün bitmeliydi bu iş. Çünkü ”olmayasıca” bugünün anlayışı, çözememe eylemini affetmiyor…
Bu süreçten çıkarılacak derslere odaklanmak lazım. Alabilene çok mesaj verdi bu süreç..
1. Sergen Yalçın tekrar Beşiktaş’a dönecekse, bırakmayacak. İzleyecek, öğrenecek, profesyonel taktik ve yönetim dersleri alacak, kırılmayacak, üzerine gitmeyi öğrenecek.. Doğuştan lider bir adam için bunlar çıtır çerez olmalı. Aksi halde bir daha dönüşü kolay görmüyorum..
2. Yönetim, Sergen Yalçın’la ”son düzlükte” yolları ayırmakta haklıdır. Son düzlüğe varana dek yaşananlar, yaşatılanlar unutulmamalı. Beşiktaş’ın 15 (ON BEŞ) puanının hiç edildiğini, bu süreçte yeterli reaksiyonun verilemediğini göz ardı etmek hata olur. O 15 puan bugün hanede olsa Beşiktaş hem moral olarak, hem oyun ve özgüven olarak, hem de sıralama itibarı ile şampiyonluğun tek favorisi olabilirdi. Hocanın hataları çok fazla kabul? Yönetim de bu bağlamda kendi yetersizliklerini görmek zorunda. Sistem, Beşiktaş’ı başarılı kılan, belki de ilerde Terim’i sahneden silebilecek bir Beşiktaş hocasını DAHA Beşiktaş’a kendi eliyle göndertmeyi başardı. Bu oyun karşısında dağılan Sergen Yalçın da maalesef bu tezgaha istemediği kadar malzeme verdi.. Örnekleri çok.. Daha da olacak bunlar…
3. Sergen Yalçın ismine ve tutkusuna yaraşır şekilde, ”ceketini alıp gitti”.. Başa çıkamadığını görüp gitti.. Demek ki böyle de gidilebiliyormuş. Başa çıkamıyorum dediği halde tazminat peşinde koşup, hep topu 3 gram olan saygınlığını yerle yeksan eden zavallılara duyurulur..
4. Yöneticilerin gerekirse elini eteğini öperim.. Yeter ki, Beşiktaş’la yollarını çok çirkin şekilde ayıran ”denenmiş adamlardan” uzak dursunlar.. Yerli kafadan, bedenini Beşiktaş yedek kulübesine, aklını West Ham ya da milli takımlara koyan, ”tek adam” sevdasında olanlardan, Beşiktaş’a antrenör oluşu kendisi adına lütuf olacak yetersizlerden uzak dursunlar..
5. Üzerine çok kaliteli bir inşa çalışması yapılabilecek bir kadromuzun olduğu unutulmamalı.. Bizleri umutlu kılabilecek gençlerimizin üzerine bir kaç (asla fazla değil) takviye ve taktiksel dokunuşla önümüzdeki yıl çok farklı bir tablo çıkabilir ortaya.. Asla umutsuz değilim..
GIPHY Uygulama Anahtarı Ayarlanmadı. Lütfen Kontrol Edin